30 Kasım 2011 Çarşamba

Bir insanın varoluşu
Amazing animation


Bebeğin doğuşuna kadar geçen süre ortalama 280 gündür. Diğer türlerin çoğundaki gebelik süresiyle karşılaştırıldığında, bu çok uzun bir süre gibi görünebilir;
ancak insandaki ayrıntıları düşündüğünüzde ise daha uzun sürmemesi şaşkınlık vericidir.







Bir insanın varoluşu





İnsan gibi karmaşık bir şeyin nasıl tek bir yumurtadan ortaya çıktığını kavramak güçtür. Aynı ölçüde hayret verici olan bir nokta, bu mikroskopik parçanın görünüşte çaba gerektirmeyen gelişimidir. En küçük tırnaktan beynin oluşumuna kadar, bu sürecin her yönü mükemmel bir şekilde düzenlenmiş bir zaman çizelgesine göre ayarlanmıştır ve seyrek olarak aksar. Aksarsa, sonuç düşük ya da bir doğum kusuru olabilir.

Aşağıda hamileliğin üç ayındaki gelişme süreci gözden geçirilmektedir. Hamileliğin süresini ölçmek için kullanılan iki yöntem gebelik yaşı ile döllenme yaşıdır.

Gebelik yaşı, gerçek döllenmeden yaklaşık 2 hafta önce olan, son adet döneminin ilk günü temel alınarak ölçülür. Dolayısıyla bu yöntemle hesaplanan bir hamilelik 280 gün (9,3 ay) kadardır. Döllenme yaşı döllenme zamanından itibaren ölçülür. 0 halde, bu yöntemle hesaplanan hamilelik süresi diğer yöntemle hesaplanan süreden 2 hafta kısadır.

Genellikle, doğum uzmanları ya da aile doktorları gebeliğin süresini gebelik yaşı temelinde hesaplamaktadırlar, bu nedenle bu kısımda da bu yöntem kullanılacaktır.

İlk Üç Ay / 1.Trimester :

Cenin gelişiminin ilk 3 ayı birçok açıdan en önemli dönemdir. Bu dönemde, vücudun bütün temel organları oluşur. Bu dönemin sonunda bebeğiniz en fazla 7,5 cm uzunluğunda ve 30 gramdan biraz daha ağırdır.

Sperm ile yumurtanın döllenmesinden rahimde yerleşmeye kadar geçen süre 5 ila 7 gündür. Yumurta rahimin derinlerinde yuvalandıktan sonra her gün boyutlarını iki katına çıkararak büyümeye başlar. Bu andan itibaren, plasenta oluşmaya başlar. Sonraki hafta, omuriliğin gelişmemiş hali ortaya çıkar ve birkaç gün içinde beş ila sekiz omur yerine yerleşir. Ayrıca, gözler ve kalp de oluşmaya başlar.

Döllenmeden sonraki üçüncü hafta içinde, embriyonik dönem başlar. Bundan önce, döllenme ürünlerine yumurta denir. Bu, beklenen bir adetin gerçekleşmediği zamandır. Bir gebelik testi yaptırırsanız, sonuç muhtemelen pozitif olacaktır.

Başlangıçta insan yavrusu bazı başka memelilerin gelişmekte olan yavrularına görünüş olarak benzer olduğu halde, sonraki birkaç hafta boyunca insanın bileşenleri gelişmeye başlar. Baş ve barsak sistemi oluşmaya başlar.

Altıncı haftanın sonunda beyin daha fark edilir hale gelir, kol ve bacak tomurcukları belirir. Daha sonra yumurta ya da testis haline gelecek hücreler ortaya çıkar.

Yedinci haftada, göğüs ve karın tamamen oluşur ve akciğerler gelişmeye başlar. Embriyon 1,5 cm den biraz daha uzundur ve 30 gramdan biraz daha fazla çekmektedir.

Bebeğinizin yüzü ve uzuvları gebeliğin sekizinci haftasında oluşur. Yumurtalık ya da testisin yanı sıra, el ve ayak parmakları da gelişmeye başlar. Embriyo erkekse, penisi bu dönemde belirmeye başlar.

Hamileliğin ikinci ayının sonunda, bebeğiniz minyatür boyutlarda bir insan yavrusuna benzer.

10. haftada, çeneler dışında bebeğinizin yüzü çok gelişmiştir. Kalbin dört odacığı vardır ve dakikada 120 ila 160 atmaktadır. Bu noktada, embriyo bir cenin olarak kabul edilir.

İlk üç ayın sonunda, ceninin başı bedeninin geri kalanıyla karşılaştırıldığında orantısız derecede büyüktür.

İkinci Üç Ay / 2.Trimester :

İkinci üç ay boyunca cenin gelişir ve önceki haftalarda oluşan organlar olgunlaşır.

13,5. haftada ceninin el tırnakları çok küçüktür. Üreme organları tamamen oluşmuştur ve cinsiyet bazı doğum öncesi testlerle belirlenebilir. Cenin tekme atabilir ve ayak parmaklarını oynatabilir. Ağız açılıp kapanabilir ve cenin kollarını kıvırma ve yumruk yapma kabiliyetine sahiptir.

Dördüncü ayın sonunda, kalp atışı stetoskopla dinlenebilir (başka özel aletler kalp atışını çok daha erken tespit edebilir). Ayrıca karnınızdaki yaşamın ilk belirtilerini hissedebilirsiniz. Ceninin cildi bu noktada hafif pembedir ve daha önce olduğundan daha az saydamdır. İnce tüyler tüm vücudu kaplar. İlk kirpikler ve kaşlar belirmeye başlar.

Bir ay sonra ceninin kafasında saç olabilir. Yağ tortuları kırışık derinin altında belirmeye başlar. Cenin şimdi 30 cm uzunluğundadır ve yarım kilodan biraz daha ağırdır. Bu sırada doğarsa, nefes almaya çalışacak ama muhtemelen hayatta kalamayacaktır.

Üçüncü Üç Ay / 3.Trimester :

Cenin en çok kiloyu gelişiminin son 13 haftasında alır. Gelişimin bu son aşamasının başlangıcında, fetüs yarım kilodan biraz daha fazla gelmektedir. Ortalama bir bebek 3 ay sonra 3,5 kilogram olarak doğar.

Gebeliğinizin 28. haftasında, bebeğiniz verniks denilen kalın beyaz bir koruyucu tabakayla kaplanır. Bebeğin gözleri açıktır ve bu sırada doğan bir bebek güçsüz bir şekilde bağırabilir ve kol ve bacaklarını hareket ettirebilir. Bu aşamada bir bebek yalnızca 1 kilo geldiği halde, bu aşamada doğan üç bebekten ikisi, önemli tıbbi sorunlar yaşayabildikleri halde, erken ve hasta doğan bebeklerin bakımındaki son ilerlemeler nedeniyle hayatta kalabilmektedirler.

Bir ay sonra erkek bebeğin testisleri skrotuma iner. Bebek artık 1 kilo yedi yüz elli gram gelmektedir. Bu bebeklerin büyük çoğunluğu uygun bakımla yaşama kabiliyetine sahiptirler.

Zamanında ya da annenin son adet döneminden 40 hafta sonra doğan bebekler daha dolgun bir bedene sahiptirler ve daha önce doğan bebeklerden daha az kırışıktırlar. Ten hala verniksle kaplı olabilir ya da olmayabilir. Omuzlarda ve kollarda hala hafif hafif tüyler bulunabilir, ama vücut tüylerinin çoğu yok olmuştur. Tırnaklar parmakları aşmış olabilir.



Açıklama / Resimler Kaynak:

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum Kuralları

1. Saygı çerçevesinde yapılan yorumlar, kendinizi ifade etmenin en iyi yoludur. Yorumlarınızın hakaret, küfür, tehdit, taciz, aşağılama, diğer kullanıcıların kişisel bilgilerinin ifşası, telefon numarası, e-posta adresi ve kurum ismi içermediğinden emin olun. İfade özgürlüğünü destekliyoruz ancak; kişi veya grupların dinini, dilini, cinsiyetini, ırkını, etnik grubunu, milliyetini aşağılayıcı yorumlara ve genel ahlak ilkelerine aykırı unsurlara kesin olarak izin vermiyoruz. Bu tür içeriğe sahip yorumlarınızın moderatör onayından geçmeyeceğini veya başka kullanıcılar tarafından sakıncalı olarak bize bildirilebileceğini ayrıca talep halinde ilgili mercilere tarafımızca bilgi verileceğini lütfen unutmayın. Üyelerimiz, yaptıkları yorumlardan kendileri sorumludur. Yukarıda belirtilen içeriğe sahip yorumlardan ve bu tarz davranışlarda bulunanlara yöneltilen cezai yaptırımlardan ''antropoloji.blogspot.com '' sorumlu tutulmaz.

2. Yaptığınız yorumun, yazıyla ilgili olmasına özen gösterin. Yorum yaptığınız yazının ana temasıyla doğrudan ilişkili olmayan yorumlar göndermeyin. Zorunlu olmadıkça büyük harf kullanmayın. Bu durum, diğer ziyaretçiler tarafından ‘bağırarak konuştuğunuz’ şeklinde algılanır. Sözlerinizi vurgulama amacıyla da olsa, harf ya da noktalama işareti tekrarı yapmamaya çalışın. İnternet sohbet odalarında kullanılan kısaltmaları kullanmayın.Hiçbir harf yerine benzer görünen başka bir karakter yazmayınız.

3. Yorumların varlık sebebi, konuyla ilgili fikir alışverişinden başka hiçbir şey değildir. Gerek yazıyı kaleme alan yazarla, gerekse yorum yazan diğer kişilerle fikirlerinizi paylaşabilir ve bu şekilde yazıda gördüğünüz doğruları genişletebilir, yanlışları eleştirebilirsiniz.

Lütfen bu kurallara uymaya ve hepimizin bir gün güvenli sınırlara gereksinim duyabileceğini anlamaya çalışalım. Kurallara uymamak, önce uyarı almanıza, yinelenen uyarılar da kullanıcı hesabınızın kapatılmasına neden olacaktır. Hesabınız kapatıldığında başka bir kullanıcı adıyla giriş yapmanız da engellenecektir.

Yaptığınız yorumlar içinde link barındıranlar spam kabul edilecek ve silinecektir.

Yorum kutusunda Link verilebilmesi için konulmuş olan link html etiketi konu ile ilgili link oluşturma amaçlıdır.
Reklam amaçlı başka sitelere link veren yorumlar silinecektir.

Katkılarınız ve duyarlılığınız için teşekkür ederiz.

antropoloji.blogspot.com